YAŞANMIŞ HİKAYELERİ OLAN O KIYMETLİ EŞYALAR ANTİKALAR
Önümüze gelen her eski eşya antika değildir. İmal edilmiş olduğu dönem için önemli ve iyi bir değer teşkil etmeli. Yani yapılırken çok fazla emek harcanması yani işçiliğinin yüksek olması, sanatsal ve kültürel açıdan önemli bir değer teşkil etmesi, malzemenin dönem şartları içerisinde kaliteli bir malzeme olması antika olması için yeterlidir. Evet bu durumda diğer eşyalar antika değil, eski eşyalardır.
Antika açısından Türkiye oldukça zengin bir yerdir. Ankara antikacıları oldukça güzel ve özellikli antika ürünler üzerinde çalışıyor. Türkiye için antikalar daha çok Osmanlı dönemine ait eşyalar ile boy gösterir. Fakat artık Osmanlı Dönemi antikaları da daha çok kurumlar tarafından toplandığı için bireysel antika meraklılarının elden kendileri için Osmanlı Dönemi antikaları almaları oldukça zorlaşıyor. Bu da yeni antika meraklılarının aslında beklendiği gibi Osmanlı Dönemi antikalarından biraz daha uzaklaşması ve çağdaş resimlere yönelmesine sebep oldu.
Antika Merakım Var Ama Cesaretim Yok
Antikacı olabilmek için hem kültürel alt yapının yeterli olması lazım hem de maddi gücünün yeterli olması lazım. Bir asrı devirmiş olması gerekiyor sonuç da o eşyanın antika olabilmesi için ee o nazlı antikayı anlamak içinde tabi ki belli bir kültürel yapıya ve alt yapıya sahip olmak gerekiyor. Yoksa o güzel eşyaları anlamanız imkansıza yakın, tamam tamam belki anlarsınız fakat değeri kadar anlatamaz o size kendini dünya kadar para ödeyip de evinizin ya da ofisinizin baş köşesine oturttuğunuz ve sadece antika dediler diye, dünya para saydığınız bir obje olmaktan başka bir şey olmayacaktır.
Antikalar daha çok ev dekorasyonu ve ofis dekorasyonunda kullanıyorlar antika eşyaları ama koleksiyoncularında tercih ettiği antika para koleksiyonu, antika pul koleksiyonu, antika tesbih koleksiyonu hatta ilk duyduğumda bana biraz garip gelmişti fakat antika ağızlık koleksiyonu yapanlar var. Evet ağızlık hani şu sigara içerken eskiden sigaranın baş kısmına takılan ağızlıklar yok mu ? Antika olarak çok rağbet görüyor antika koleksiyoncuları tarafından.
Antika fincan koleksiyonu olanlar var desem inanır mısınız ? Evet garip bir koleksiyonculuk ama antika olan fincanlardan koleksiyon yapıyorlar ve bunları bulmak çok da kolay olmuyor. Sonuç da eski bir fincan modeli getirip arasına yerleştiremezsin ama antika olanını bulmak da çok kolay olmuyor. Antika koleksiyonculuğu hem çok keyifli hem de oldukça zor bir zanaat gerçekten.
Evet antikaları meraklıları kadar yatırım amaçlı düşünenler de var. Tabi ki mantıklı antika bir resim yatırım amaçlı olabilir pekala ama imzası olması şartıyla, yoksa çok da bir anlam ifade etmez. Birde çok yüksek rakamlara almamalısınız yatırım amaçlı aldığınız resimleri yoksa çok ciddi zararlara da uğrama şansınız mevcut. Hatlar ve resimler gibi bir çok eserler özellikle sanatsal eserler çok iyi yatırımlar olabilir.
Antikaya merak daha öncede dediğimiz gibi kültürel ve alt yapı ve maddi imkan gerektiren özel bir ilgi alanı olması ne yazık ki her meraklısına yakından ilgilenme fırsatı sunmuyor. Günümüz de antika meraklıları daha çok sanatsal eserlere rağbet gösteriliyor. Varaklı antika bir ayna yerine daha çok sanatsal değeri olan imzalı resimlere ilgi duyuyorlar. Hem yatırım amaçlı hem de ev dekorasyonlarının daha modernize edilen çizgilerde olması onların daha rahat evlerinde sergilemelerine yardımcı olması da günümüz gençlerini hattat sanatına, resimlere yönlendiriyor. Peki antika eşyalara ilgisi olan gençlerimiz yok mu ? Tabi ki de var onlar daha istisna bir kesim zor bulunan gençler.
Mesela bir Tevfik Fikret Sadece Bir Yazar Değildir.
Kesinlikle bir çok kişinin bilmediği bir özelliği vardır. Ressamlık özelliği vardır kendisinin kara kalem çalışmaları ve bunları ailenin yakınlarından satın alıp, antikacılarda satışını yapılıyor. Yani sanatsal ve antikalar size çok farklı kültürlere ve bilgilere götürebiliyor.
Her eşyanın bir hikayesi vardır ve o hikayeler sizleri çok farklı yerlere görürebilir. Yıllandıkça değerlenen eşyalar bir de yıllandıkça eskiyen eşyalar vardır. Kullanım şekline göre bazıları çöp olurken bazıları antika olurlar. Bir obje düşünelim üzerindeki her çizik bile kıymetlidir çünkü anıları vardır. Kimin evinde ne hikayeler gördü. Antika oldu bugün bir antikacının raflarında yerini aldı ve paha biçilmesini bekliyor. Belki de bir müzayede de açık
Ankara'daki Müzayede Evleri için tıklayın > Ankara Müzayede Evleri
Antikalar birer kültür, birer mirastır. Her antika parçanın bir hikayesi vardır, belki dili olsa neler gördüğünü, neler geçirdiğini anlatacaktır size. Sizden çok şey yaşayan bu dilsiz ihtiyarlar baktığınız zaman size biraz burukluk verir. Öyle herkese de mavi boncuk dağıtmaz huyunu suyunu bilene göz kırpar. Nazlı kızlar gibi nazını çekene giderler, zaten diğerleri de ne onu ne de onun nazını anlayabilirler. Çöp olarak görüp belki bir hurdacıya satacaklardır, belki de direk çöpe atacaklardır.
Hiç bir antikacıya girdiniz mi ? O dükkanın kapısını açtığınız anda yüzünüzü bir tarih, bir yaşanmışlık okşar, öyle ki o eşyalara baktığınızda eğer anlayan gözler ile bakıyorsanız antikaların dilleri olur size çok şey anlatır. Dilsiz ihtiyarlar belki uzaktan size cansız varlıklar gibi gelebilirler ama onları bir ruhu vardır ve siz o ruha dokunabilirseniz size anlatacak çok güzel ve özel hikayeleri vardır.
Yaşamış ve yaşanmıştır antikalar, gizli hikayeler ile doludur. Anlamayan bakarsa hurda, eski, demode eşyalar diyebilir, bunlara da ne para veriyorlar ne büyük manyaklık ya hurda bir gramafon yada eski bir koltuk yada eski bir masa diyebilirler. Ama yüz yılını geçmişse ve işçilik, ustalık, malzeme kalitesi gibi etkenler onları birer antika boyutuna taşıyabilir.
Antikalar üzerinde bazen evlerde ya da ofislerde dekorasyon için daha rahat kullanıma sahip olması adına bazı değişiklikler ve tadilatlar yapılabiliyor. Bunları da herkes değil gerçekten doğru antikacının elinden çıkması çok ama çok önemli bir durum oluyor. Çünkü herkes bu eserleri kafasına göre değiştirmeye çalıştığında ya eser görsel ve maddi değerini kaybedebilir ya da artık kullanılmaz bir hal alabilir. Her konuda olduğu gibi antika tadilat ve restorasyonu da işin ehline yaptırılmalıdır.
Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu diye 2863 sayılı bir kanun vardır. Bu kanun tüm antika satıcılarını ve alıcılarını bağlayan bir kanundur. Şöyle ki bu kanun alım ve satım işlerini bağlar sadece Türkiye 'de son 5 padişahın eşyalarının alım ve satımının yasak olmamasını kapsayan bir kanundur.
Antika işi ne kadar yaşanmışlıklar ile dolu da olsa aslında tamamen değer biçme ve değerleri anlayabilme işi yani göreceli bir iştir. Şöyle ki kimisi için o eşya antika olabilir ama çok fazla değeri yoktur. Ama başka bir antikacıya gittiğinde aslında orada aldığın fiyat ve değerin çok daha üstünde bir değer ve fiyat almanda oldukça mümkün bir olaydır.
Yani yaşanmışlıklar hatta derin yaşanmışlıklar aradığımız bu günlerde, yüzeysel yaşanan hayatlarımız içerisinde belki de anlamlı bir şeyler olmasını istediğimizden antikalara ilgimiz daha fazla artabiliyor. Tabi ki sadece ilgi yeterli değil, yanı sıra hem kültürel hem de maddi imkanlar sağlamak da gerekiyor.
Ne dersiniz belki bir gün bir antikacının önünden geçerken ya da bir müzayede de sizde yaşanmışlıklar ile dolu özel bir parça aldığınız da bizleri hatırlarsınız ...
Antika açısından Türkiye oldukça zengin bir yerdir. Ankara antikacıları oldukça güzel ve özellikli antika ürünler üzerinde çalışıyor. Türkiye için antikalar daha çok Osmanlı dönemine ait eşyalar ile boy gösterir. Fakat artık Osmanlı Dönemi antikaları da daha çok kurumlar tarafından toplandığı için bireysel antika meraklılarının elden kendileri için Osmanlı Dönemi antikaları almaları oldukça zorlaşıyor. Bu da yeni antika meraklılarının aslında beklendiği gibi Osmanlı Dönemi antikalarından biraz daha uzaklaşması ve çağdaş resimlere yönelmesine sebep oldu.
Antika Merakım Var Ama Cesaretim Yok
Antikacı olabilmek için hem kültürel alt yapının yeterli olması lazım hem de maddi gücünün yeterli olması lazım. Bir asrı devirmiş olması gerekiyor sonuç da o eşyanın antika olabilmesi için ee o nazlı antikayı anlamak içinde tabi ki belli bir kültürel yapıya ve alt yapıya sahip olmak gerekiyor. Yoksa o güzel eşyaları anlamanız imkansıza yakın, tamam tamam belki anlarsınız fakat değeri kadar anlatamaz o size kendini dünya kadar para ödeyip de evinizin ya da ofisinizin baş köşesine oturttuğunuz ve sadece antika dediler diye, dünya para saydığınız bir obje olmaktan başka bir şey olmayacaktır.
Antikalar daha çok ev dekorasyonu ve ofis dekorasyonunda kullanıyorlar antika eşyaları ama koleksiyoncularında tercih ettiği antika para koleksiyonu, antika pul koleksiyonu, antika tesbih koleksiyonu hatta ilk duyduğumda bana biraz garip gelmişti fakat antika ağızlık koleksiyonu yapanlar var. Evet ağızlık hani şu sigara içerken eskiden sigaranın baş kısmına takılan ağızlıklar yok mu ? Antika olarak çok rağbet görüyor antika koleksiyoncuları tarafından.
Antika fincan koleksiyonu olanlar var desem inanır mısınız ? Evet garip bir koleksiyonculuk ama antika olan fincanlardan koleksiyon yapıyorlar ve bunları bulmak çok da kolay olmuyor. Sonuç da eski bir fincan modeli getirip arasına yerleştiremezsin ama antika olanını bulmak da çok kolay olmuyor. Antika koleksiyonculuğu hem çok keyifli hem de oldukça zor bir zanaat gerçekten.
Evet antikaları meraklıları kadar yatırım amaçlı düşünenler de var. Tabi ki mantıklı antika bir resim yatırım amaçlı olabilir pekala ama imzası olması şartıyla, yoksa çok da bir anlam ifade etmez. Birde çok yüksek rakamlara almamalısınız yatırım amaçlı aldığınız resimleri yoksa çok ciddi zararlara da uğrama şansınız mevcut. Hatlar ve resimler gibi bir çok eserler özellikle sanatsal eserler çok iyi yatırımlar olabilir.
Antikaya merak daha öncede dediğimiz gibi kültürel ve alt yapı ve maddi imkan gerektiren özel bir ilgi alanı olması ne yazık ki her meraklısına yakından ilgilenme fırsatı sunmuyor. Günümüz de antika meraklıları daha çok sanatsal eserlere rağbet gösteriliyor. Varaklı antika bir ayna yerine daha çok sanatsal değeri olan imzalı resimlere ilgi duyuyorlar. Hem yatırım amaçlı hem de ev dekorasyonlarının daha modernize edilen çizgilerde olması onların daha rahat evlerinde sergilemelerine yardımcı olması da günümüz gençlerini hattat sanatına, resimlere yönlendiriyor. Peki antika eşyalara ilgisi olan gençlerimiz yok mu ? Tabi ki de var onlar daha istisna bir kesim zor bulunan gençler.
Mesela bir Tevfik Fikret Sadece Bir Yazar Değildir.
Kesinlikle bir çok kişinin bilmediği bir özelliği vardır. Ressamlık özelliği vardır kendisinin kara kalem çalışmaları ve bunları ailenin yakınlarından satın alıp, antikacılarda satışını yapılıyor. Yani sanatsal ve antikalar size çok farklı kültürlere ve bilgilere götürebiliyor.
Her eşyanın bir hikayesi vardır ve o hikayeler sizleri çok farklı yerlere görürebilir. Yıllandıkça değerlenen eşyalar bir de yıllandıkça eskiyen eşyalar vardır. Kullanım şekline göre bazıları çöp olurken bazıları antika olurlar. Bir obje düşünelim üzerindeki her çizik bile kıymetlidir çünkü anıları vardır. Kimin evinde ne hikayeler gördü. Antika oldu bugün bir antikacının raflarında yerini aldı ve paha biçilmesini bekliyor. Belki de bir müzayede de açık
Ankara'daki Müzayede Evleri için tıklayın > Ankara Müzayede Evleri
Antikalar birer kültür, birer mirastır. Her antika parçanın bir hikayesi vardır, belki dili olsa neler gördüğünü, neler geçirdiğini anlatacaktır size. Sizden çok şey yaşayan bu dilsiz ihtiyarlar baktığınız zaman size biraz burukluk verir. Öyle herkese de mavi boncuk dağıtmaz huyunu suyunu bilene göz kırpar. Nazlı kızlar gibi nazını çekene giderler, zaten diğerleri de ne onu ne de onun nazını anlayabilirler. Çöp olarak görüp belki bir hurdacıya satacaklardır, belki de direk çöpe atacaklardır.
Hiç bir antikacıya girdiniz mi ? O dükkanın kapısını açtığınız anda yüzünüzü bir tarih, bir yaşanmışlık okşar, öyle ki o eşyalara baktığınızda eğer anlayan gözler ile bakıyorsanız antikaların dilleri olur size çok şey anlatır. Dilsiz ihtiyarlar belki uzaktan size cansız varlıklar gibi gelebilirler ama onları bir ruhu vardır ve siz o ruha dokunabilirseniz size anlatacak çok güzel ve özel hikayeleri vardır.
Yaşamış ve yaşanmıştır antikalar, gizli hikayeler ile doludur. Anlamayan bakarsa hurda, eski, demode eşyalar diyebilir, bunlara da ne para veriyorlar ne büyük manyaklık ya hurda bir gramafon yada eski bir koltuk yada eski bir masa diyebilirler. Ama yüz yılını geçmişse ve işçilik, ustalık, malzeme kalitesi gibi etkenler onları birer antika boyutuna taşıyabilir.
Antikalar üzerinde bazen evlerde ya da ofislerde dekorasyon için daha rahat kullanıma sahip olması adına bazı değişiklikler ve tadilatlar yapılabiliyor. Bunları da herkes değil gerçekten doğru antikacının elinden çıkması çok ama çok önemli bir durum oluyor. Çünkü herkes bu eserleri kafasına göre değiştirmeye çalıştığında ya eser görsel ve maddi değerini kaybedebilir ya da artık kullanılmaz bir hal alabilir. Her konuda olduğu gibi antika tadilat ve restorasyonu da işin ehline yaptırılmalıdır.
Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu diye 2863 sayılı bir kanun vardır. Bu kanun tüm antika satıcılarını ve alıcılarını bağlayan bir kanundur. Şöyle ki bu kanun alım ve satım işlerini bağlar sadece Türkiye 'de son 5 padişahın eşyalarının alım ve satımının yasak olmamasını kapsayan bir kanundur.
Antika işi ne kadar yaşanmışlıklar ile dolu da olsa aslında tamamen değer biçme ve değerleri anlayabilme işi yani göreceli bir iştir. Şöyle ki kimisi için o eşya antika olabilir ama çok fazla değeri yoktur. Ama başka bir antikacıya gittiğinde aslında orada aldığın fiyat ve değerin çok daha üstünde bir değer ve fiyat almanda oldukça mümkün bir olaydır.
Yani yaşanmışlıklar hatta derin yaşanmışlıklar aradığımız bu günlerde, yüzeysel yaşanan hayatlarımız içerisinde belki de anlamlı bir şeyler olmasını istediğimizden antikalara ilgimiz daha fazla artabiliyor. Tabi ki sadece ilgi yeterli değil, yanı sıra hem kültürel hem de maddi imkanlar sağlamak da gerekiyor.
Ne dersiniz belki bir gün bir antikacının önünden geçerken ya da bir müzayede de sizde yaşanmışlıklar ile dolu özel bir parça aldığınız da bizleri hatırlarsınız ...