ANKARA'NIN OSMANLISI VE MEDAİ İFTİHARI
Ankara'ya kadar gelip de Hamamönü'nü görmeden gitmek olmaz hem tarih kokusu çekmek lazım hem de o güzellikleri yaşamak lazım. Hamamönü mekanları Ankara 'da belki de en çok beğeneceğiniz ve en güzel anılarınızın arasında saklayacağınız yerdir.
Ankara'nın en iyi mekanları Hamamönünde diyebiliriz. Ankara'nın en turistik yeridir de aynı zamanda gelenler hemen büyüsüne kapılır, hele birde mevsimlerden yazsa inanın ayrılmak istemeyeceğiniz bir yer.
Tarihte Güzel Bir Yolculuk Yapmak İster Misiniz ?
Ankara'nın turistik alanlarından olan Hamamönü eskiden pek de kimsenin gitmek istemeyeceği sokaklarında korkarak yürüyeceği bir yer iken şimdilerde ciddi yatırımlar ve restorasyon çalışmaları ile görenleri kendine hayran bırakıyor. Özellikle yabancı turistler tarafından çok ciddi anlamda yoğun ilgi gören bir yer.
İlk adım attığınız andan son dakikaya kadar sizi büyüsü altına alıyor. Arnavut taşlı sokaklar ile sizleri karşılayan bu yer sanki size eski Osmanlı dönemi hissini yaşatır. Eski Ankara Evleri hiç bozulmadan yeniden restore edilerek yaşanmışlık hissini hiç kaybetmemiştir. Nostarjik bir havası vardır, sokaklarda gezerken etrafınız da eski insanların her an bir yerden çıkacağı hissine kapılırsınız.
Bir Sokaktan Köstekli Saati ve Janti Kıyafetleri ile Kabadayı Çıkacak Gibi
Arnavut taşlı o sokaklarda gezerken bir an da kendinizi geçmişe gitmiş gibi hissedersiniz, bir köşe başından köstekli saatli ve palabıyıklı o kabadayılar çıkacakmış gibi yada iki adım sonra o güzel kıyafetleri ve örtüleri ile güzeller güzeli Osmanlı Kadını görseniz şaşırmayacak gibi olursunuz.
Hamamönü mekanları da tam olarak o havadadır. Osmanlı kahvelerinde oturup kahveni içebilirken, istersen Osmanlı Şerbeti de içebilirsin. Hamamönü mekanlarını kime sorsanız size " Osmanlı sokaklarına benzer, tarih kokar buram buram oraları iyi gez, hediyelik eşya satan dükkanlardan da mutlaka kendine ve sevdiklerine bir kaç parça anı topla" derler. Zaman tüneline girmiş insanlarsınız da sizi o dönemlere götürmüş gibi olursunuz.
Ramazanları da Ayrı Güzeldir
Ramazan oldu mu herkes mutlaka bir kere de olsa Hamamönü mekanlarını mutlaka ama mutlaka ziyaret eder. Hele de yaz aylarına denk gelmiş ise inanın Osmanlı'nın ramazan şenliklerinde gibi olursunuz. Hamamönü'nün tüm esnafında aynı heyecan var, hepsi son derece yoğun bir şekilde iftar hazırlıkları yapar. Son derece yoğun olur ramazanları Hamamönü çünkü en güzel burada anlarsın ramazanı, arnavut taşlı yollara masalar atılır. Sakız beyazı hatta kolalanmış örtüler serilir masalarda hurmalar, iftarlıklar döşenir. Menüler belirlenir, genelde en iyi Hamamönü mekanları bile fix iftar menüleri çıkarır ve mutlaka Osmanlı Mutfağından bir şeyler bulursunuz o menüde.
Yoğun olan bu günlerde rezervasyon yaptırmazsanız asla masa bulamazsınız Hamamönü'nde dolar tüm sokaklar, masalar ve mekanlar. Aileniz ile geldiğiniz bu mekanın büyüsü sizi alır da götürür o eski ramazanlara " ah nerede o eski ramazanlar " diyenlere cevabımız "Hamamönü'nün en iyi mekanlarında " olacaktır. Gerçekten eski ve değerli o zamanlardaki gibi bir ramazan ve iftar yaşarsınız. Tüm insanlar da o zamanlara gitmiş olmanın ve nerede o eski ramazanlar lafına karşılık bulmanın vermiş olduğu muhteşem huzur vardır. Yüzlerdeki o gülümsemeler bile içinizi ısıtmaya yeter de artar bile ve heyecanlı bekleyiş hoca efendinin ezana başlaması ile son bulur. Ardından gelsin eğlenceler, gelsin ramazan şenlikleri ve gösterileri ışıl ışıl olan o güzel arnavut taşlı o dar sokaklar daha bir şenlenir .
Sanki Hamamönü mekanları ile birlikte genişler ve sizi sarar sarmalar uzaklara en uzaklara götürür. Eski ramazan gösterileri de yapılır buralarda hacivatlar karagözler Hamamönü mekanlarındaki masanızda oturup Osmanlı şerbetlerinizi içerken yanınızdan süzülür ve geçer hatta geçerken ramazanınızı da kutlar.
Ramazan Harici Eğlenemez Miyiz ?
Eğlenceler sadece ramazan aylarında değil ki, özellikle hafta sonları ailece takılabileceğiniz hatta kız kıza oturup uzun uzun eğlenebileceğiniz bir mekandır. Sokakları hep bir festival havasındadır. Sokak şarkıcıları, bazen romanlar gelir çalarlar, söylerler hem kendileri eğlenir hem seni eğlendirirler. Sokaklarda seyyar satıcıları, macun satıcıları,mısırcılar, pamuk şekerciler, baloncular, şerbetçiler hatta hint kınası yapanlar bile var. Yerlere takılar serip satan öğrenciler herkese rızık kapısı da aynı zamanda, el işi yapan teyzeler bile bulabilirsin bu sokaklarda. Aşık atışmalarını da unutmamak lazım tabi ki de.
Hava Atmak Gibi Olmasın İstiklal Marşı'da Burada Yazılmış
Zamanlardan 1921 yılı soğuk bir Şubat ayında Mehmet Akif Ersoy tarafından İstiklal Marşı' da Hamamönü'nde yazıldığından o evde müze olarak halka açılmıştır. Gezmeli görmelisiniz kesinlikle tarih kokuyor bu arnavut taşlı dar sokaklar derken çok ciddiydik.
Ayrıca Hamamönü mekanları, Mehmet Akif Ersoy müzesi falan derken bitmedi dahası var. Küçük bir kabristan da var Hamamönü'nde hatta Muhsin Yazıcıoğlu kabristanı da burada ve yanında farklı kabristanlarda var. Hatta oraya gittiğinizde oradaki güllerin kokuları sizleri mest edecektir, işte o güllerde Medine Gülleridir. Öyle güzel kokarlar ki hem normalden daha büyük hem de daha keskin ve yoğun kokuları vardır.
Sanatımız da Var Bizim
Hamamönü mekanları yanı sıra içeri de sanat sokağı var ve mutlaka görmeniz gereken bir yer bir ara antikacı da açılmıştı oralarda özellikle bakır ağırlıklı antikalar vardı hala durur mu bilmem ama gittiğinizde benim yerime de bir bakın.
Eski tiyatrosu, derneği ve kitapçıları da var, hatta bazı kitapçıları da seyyar olarak görebilirsiniz. Karacabey hamamına da uğramadan geçmeyin derim müze tarzı değil bildiğiniz hamam ve Hamamönü mekanları gibi orası da Eski Ankara Evi tarzında restore edilmiş tarih kokan bir hamamdır.
Özetle Hamamönü
Misafir perverliği ile esnafları, uygun fiyatlı menüleri, aile ortamı ile arnavut kaldırımları ile size kucak açan Hamamönü mekanları, fotoğrafçılık için ilham veren sokakları , Osmanlı Mutafağı ilen en iyi Hamamönü mekanları hatta hediyelik eşya dükkanları yanı sıra seyyar satıcıları, macuncuları, mısırcıları, pamuk şekercileri ile çocukluğumuza giderken, birbirinden tarihi mekanları, hatta en iyi kına mekanları ile Hamamönü herkesi kendine hayran bırakıyor.
Mehmet Akir Ersoy Müzesi, dergahları, dernekleri tiyatrosu, Osmanlı mutfağı, Eski Ankara Evleri ile kültürel miras olan sokakları ile oldukça maneviyatı yüksek bir mekandır Hamamönü.
Yakınlarında Hacettepe Üniversitesi olduğu için bol bol doktorların kahvaltı ve öğle yemeği için uğrak mekanlarındandır. Ankara'nın en iyi kahvaltı mekanları Hamamönü'nde ve bu mekanlar her zaman en uygun fiyatlı yerlerdir. Hamamönü'nde en iyi kına mekanları ve aile mekanları olması da hemen hemen her mevsimde tercih edilmesine sebep olan etkenler arasında yer alıyor.
Tarih kokuyor arnavut taşlı sokaklar, küçük bir şehir havasında en iyi mekanları önüne sererken aynı zamanda Osmanlı dönemine götürüyor insanları, ramazan şenlikleri ile eski ramazanlara gidiyor insanlar. Sosyal medyaları Hamamönü resimleri ve storyleri ile dolarken içlerini ısıtan sokaklarda yaşayan bir Osmanlı havasını içlerine çekiyorlar. Hamamlardan çıkıp, kabristanlara ziyarette bulunup, kahvaltısını, yemeğini yiyip doya doya yerlisi de yabancı turisti de geziyor.
Unutmadan oralara kadar gitmişken Ulucanlar Cezaevi Müzesi'ne de uğramadan sakın ama sakın dönmeyin pişman olursunuz.
Ankara'nın en iyi mekanları Hamamönünde diyebiliriz. Ankara'nın en turistik yeridir de aynı zamanda gelenler hemen büyüsüne kapılır, hele birde mevsimlerden yazsa inanın ayrılmak istemeyeceğiniz bir yer.
Tarihte Güzel Bir Yolculuk Yapmak İster Misiniz ?
Ankara'nın turistik alanlarından olan Hamamönü eskiden pek de kimsenin gitmek istemeyeceği sokaklarında korkarak yürüyeceği bir yer iken şimdilerde ciddi yatırımlar ve restorasyon çalışmaları ile görenleri kendine hayran bırakıyor. Özellikle yabancı turistler tarafından çok ciddi anlamda yoğun ilgi gören bir yer.
İlk adım attığınız andan son dakikaya kadar sizi büyüsü altına alıyor. Arnavut taşlı sokaklar ile sizleri karşılayan bu yer sanki size eski Osmanlı dönemi hissini yaşatır. Eski Ankara Evleri hiç bozulmadan yeniden restore edilerek yaşanmışlık hissini hiç kaybetmemiştir. Nostarjik bir havası vardır, sokaklarda gezerken etrafınız da eski insanların her an bir yerden çıkacağı hissine kapılırsınız.
Bir Sokaktan Köstekli Saati ve Janti Kıyafetleri ile Kabadayı Çıkacak Gibi
Arnavut taşlı o sokaklarda gezerken bir an da kendinizi geçmişe gitmiş gibi hissedersiniz, bir köşe başından köstekli saatli ve palabıyıklı o kabadayılar çıkacakmış gibi yada iki adım sonra o güzel kıyafetleri ve örtüleri ile güzeller güzeli Osmanlı Kadını görseniz şaşırmayacak gibi olursunuz.
Hamamönü mekanları da tam olarak o havadadır. Osmanlı kahvelerinde oturup kahveni içebilirken, istersen Osmanlı Şerbeti de içebilirsin. Hamamönü mekanlarını kime sorsanız size " Osmanlı sokaklarına benzer, tarih kokar buram buram oraları iyi gez, hediyelik eşya satan dükkanlardan da mutlaka kendine ve sevdiklerine bir kaç parça anı topla" derler. Zaman tüneline girmiş insanlarsınız da sizi o dönemlere götürmüş gibi olursunuz.
Ramazanları da Ayrı Güzeldir
Ramazan oldu mu herkes mutlaka bir kere de olsa Hamamönü mekanlarını mutlaka ama mutlaka ziyaret eder. Hele de yaz aylarına denk gelmiş ise inanın Osmanlı'nın ramazan şenliklerinde gibi olursunuz. Hamamönü'nün tüm esnafında aynı heyecan var, hepsi son derece yoğun bir şekilde iftar hazırlıkları yapar. Son derece yoğun olur ramazanları Hamamönü çünkü en güzel burada anlarsın ramazanı, arnavut taşlı yollara masalar atılır. Sakız beyazı hatta kolalanmış örtüler serilir masalarda hurmalar, iftarlıklar döşenir. Menüler belirlenir, genelde en iyi Hamamönü mekanları bile fix iftar menüleri çıkarır ve mutlaka Osmanlı Mutfağından bir şeyler bulursunuz o menüde.
Yoğun olan bu günlerde rezervasyon yaptırmazsanız asla masa bulamazsınız Hamamönü'nde dolar tüm sokaklar, masalar ve mekanlar. Aileniz ile geldiğiniz bu mekanın büyüsü sizi alır da götürür o eski ramazanlara " ah nerede o eski ramazanlar " diyenlere cevabımız "Hamamönü'nün en iyi mekanlarında " olacaktır. Gerçekten eski ve değerli o zamanlardaki gibi bir ramazan ve iftar yaşarsınız. Tüm insanlar da o zamanlara gitmiş olmanın ve nerede o eski ramazanlar lafına karşılık bulmanın vermiş olduğu muhteşem huzur vardır. Yüzlerdeki o gülümsemeler bile içinizi ısıtmaya yeter de artar bile ve heyecanlı bekleyiş hoca efendinin ezana başlaması ile son bulur. Ardından gelsin eğlenceler, gelsin ramazan şenlikleri ve gösterileri ışıl ışıl olan o güzel arnavut taşlı o dar sokaklar daha bir şenlenir .
Sanki Hamamönü mekanları ile birlikte genişler ve sizi sarar sarmalar uzaklara en uzaklara götürür. Eski ramazan gösterileri de yapılır buralarda hacivatlar karagözler Hamamönü mekanlarındaki masanızda oturup Osmanlı şerbetlerinizi içerken yanınızdan süzülür ve geçer hatta geçerken ramazanınızı da kutlar.
Ramazan Harici Eğlenemez Miyiz ?
Eğlenceler sadece ramazan aylarında değil ki, özellikle hafta sonları ailece takılabileceğiniz hatta kız kıza oturup uzun uzun eğlenebileceğiniz bir mekandır. Sokakları hep bir festival havasındadır. Sokak şarkıcıları, bazen romanlar gelir çalarlar, söylerler hem kendileri eğlenir hem seni eğlendirirler. Sokaklarda seyyar satıcıları, macun satıcıları,mısırcılar, pamuk şekerciler, baloncular, şerbetçiler hatta hint kınası yapanlar bile var. Yerlere takılar serip satan öğrenciler herkese rızık kapısı da aynı zamanda, el işi yapan teyzeler bile bulabilirsin bu sokaklarda. Aşık atışmalarını da unutmamak lazım tabi ki de.
Hava Atmak Gibi Olmasın İstiklal Marşı'da Burada Yazılmış
Zamanlardan 1921 yılı soğuk bir Şubat ayında Mehmet Akif Ersoy tarafından İstiklal Marşı' da Hamamönü'nde yazıldığından o evde müze olarak halka açılmıştır. Gezmeli görmelisiniz kesinlikle tarih kokuyor bu arnavut taşlı dar sokaklar derken çok ciddiydik.
Ayrıca Hamamönü mekanları, Mehmet Akif Ersoy müzesi falan derken bitmedi dahası var. Küçük bir kabristan da var Hamamönü'nde hatta Muhsin Yazıcıoğlu kabristanı da burada ve yanında farklı kabristanlarda var. Hatta oraya gittiğinizde oradaki güllerin kokuları sizleri mest edecektir, işte o güllerde Medine Gülleridir. Öyle güzel kokarlar ki hem normalden daha büyük hem de daha keskin ve yoğun kokuları vardır.
Sanatımız da Var Bizim
Hamamönü mekanları yanı sıra içeri de sanat sokağı var ve mutlaka görmeniz gereken bir yer bir ara antikacı da açılmıştı oralarda özellikle bakır ağırlıklı antikalar vardı hala durur mu bilmem ama gittiğinizde benim yerime de bir bakın.
Eski tiyatrosu, derneği ve kitapçıları da var, hatta bazı kitapçıları da seyyar olarak görebilirsiniz. Karacabey hamamına da uğramadan geçmeyin derim müze tarzı değil bildiğiniz hamam ve Hamamönü mekanları gibi orası da Eski Ankara Evi tarzında restore edilmiş tarih kokan bir hamamdır.
Özetle Hamamönü
Misafir perverliği ile esnafları, uygun fiyatlı menüleri, aile ortamı ile arnavut kaldırımları ile size kucak açan Hamamönü mekanları, fotoğrafçılık için ilham veren sokakları , Osmanlı Mutafağı ilen en iyi Hamamönü mekanları hatta hediyelik eşya dükkanları yanı sıra seyyar satıcıları, macuncuları, mısırcıları, pamuk şekercileri ile çocukluğumuza giderken, birbirinden tarihi mekanları, hatta en iyi kına mekanları ile Hamamönü herkesi kendine hayran bırakıyor.
Mehmet Akir Ersoy Müzesi, dergahları, dernekleri tiyatrosu, Osmanlı mutfağı, Eski Ankara Evleri ile kültürel miras olan sokakları ile oldukça maneviyatı yüksek bir mekandır Hamamönü.
Yakınlarında Hacettepe Üniversitesi olduğu için bol bol doktorların kahvaltı ve öğle yemeği için uğrak mekanlarındandır. Ankara'nın en iyi kahvaltı mekanları Hamamönü'nde ve bu mekanlar her zaman en uygun fiyatlı yerlerdir. Hamamönü'nde en iyi kına mekanları ve aile mekanları olması da hemen hemen her mevsimde tercih edilmesine sebep olan etkenler arasında yer alıyor.
Tarih kokuyor arnavut taşlı sokaklar, küçük bir şehir havasında en iyi mekanları önüne sererken aynı zamanda Osmanlı dönemine götürüyor insanları, ramazan şenlikleri ile eski ramazanlara gidiyor insanlar. Sosyal medyaları Hamamönü resimleri ve storyleri ile dolarken içlerini ısıtan sokaklarda yaşayan bir Osmanlı havasını içlerine çekiyorlar. Hamamlardan çıkıp, kabristanlara ziyarette bulunup, kahvaltısını, yemeğini yiyip doya doya yerlisi de yabancı turisti de geziyor.
Unutmadan oralara kadar gitmişken Ulucanlar Cezaevi Müzesi'ne de uğramadan sakın ama sakın dönmeyin pişman olursunuz.
